Koroner balon anjiyoplasti (PTCA)-stent nedir?

Daralmış koroner damarların açılmasında kullanılan bir yöntemdir. Anjiyografi laboratuvarında yapılması, yalnızca lokal anestezi gerektirmesi yönteminönemli avantajlarıdır. Başarılı ptca-stent işlemi sonrasında koroner kan akımı artar, göğüs ağrısı azalır. Koroner damarlardaki darlığın yerine, ciddiyetine, hastanın klinik durumuna ve eşlik eden hastalıklara bağlı olarak bazı hastalara yalnız ptca-stent, bazılarına yalnızca koroner bypass ameliyatı uygulanabilmektedir. Bazı hastalarda da ptca-stent işlemi koroner bypass ameliyatının gerçek bir alternatifidir. Koroner stentler 1987 yılından beri sıklıkla kullanılan cihazlardır.

Balon nasıl yapılır?

Koroner anjiyografi işlemine benzer şekilde hastanın atardamarına (kasık veya el bileği) lokal anesteziyi takiben sheath adını verdiğimiz bir plastik kanül yerleştirilir. Guiding kateter denilen özel bir plastik kateter ile balon yapılacak damarın içine girilir. Çok ince kılavuz tel ile darlık bölgesinden geçilir. Ardından uç kısmında balon olan kateterler, kılavuz tel üzerinden kaydırılarak darlık olan bölgeye yerleştirilir. Dışarıdan balona bağlı manometreli bir pompa ile balon şişirilir ve damarın genişlemesi sağlanır. Sonrasında stent adını verdiğimiz, her hastanın damar çapına ve darlığın uzunluğuna göre belirlenen çelik kafes darlık bölgesine yerleştirilir. Anjiyografi ile damarın istenilen şekilde açıldığı gösterildikten sonra işlem sonlandırılır. Hasta yatağına alınır. Takip edilen ve problemi olmayan hasta ertesi gün taburcu edilir.

Balonun riskleri nelerdir?

  • Ölüm: %0,5-1,4
  • Kalp krizi: %1,0-3,0
  • Acil bypass: %0,2-3,0


Balon yapılan hastaların hepsinde stent kullanılır mı?

Balon tedavisinin en büyük dezavantajı; restenoz adını verdiğimiz, müdahale gerektiren tekrar daralma olmasıdır (%24-50). Genetik faktörler, kolesterol yüksekliği, sigara kullanımı, şeker hastalığı, damar yapısı, darlığın morfolojisi, darlığın yerleşim yeri, restenozu artıran faktörlerdir. Stentlerin keşfedilmesinden sonra restenoz büyük oranda azalmıştır (%5-10). Günümüzde ağırlıklı olarak ilaç kaplı stentler kullanılmaktadır.

İlaçlı stent nedir?

İlaçlı stentler (DES), yerleştirildiği damar bölgesine belirli bir süre boyunca damarda yeniden daralmayı azaltacak ilaçlar veren, değişik metallerden oluşan, özel olarak tasarlanmış yapılardır. Yapılan bilimsel araştırmalarda, ilaçlı stentlerin (DES) tekrar daralma ihtimalinin çıplak metal stentlere (BMS) göre belirgin oranda düşük olduğu gösterilmiştir. Özellikle ince damarlarda, damardaki tıkanıklığın uzun olduğu durumlarda, tam tıkalı damarlarda ve bifurkasyon dediğimiz çatal bölgesi darlıklarında ilaçlı stentlerin belirgin avantajları vardır. Buna karşın uzun süreli (6-12 ay) ikili kan inceltici ilaç kullanımı ilaçlı stentler için dezavantaj oluşturmaktadır. Son zamanlarda geliştirilen yeni jenerasyon stentler ile bu süre biraz daha kısaltılmıştır (3 ay).

Eriyebilen stent nedir?

Damara yerleştirildikten yaklaşık iki yıl sonra damar içinde tümüyle eriyerek kaybolan stentlerdir. Büyük ümitlerle klinik kullanıma sunulmuştur. Ancak kısa ve uzun dönem sonuçları, güncel ilaçlı stentlerin gerisinde kalmıştır. Stent güvenliği ile ilgili endişeler nedeniyle üretici firmalar tarafından kullanımı kısıtlanmıştır. Halen stent platformu değiştirilen, eriyebilir yeni stentler üzerinde çalışmalar devam etmektedir.

Stent trombozu

Stent trombozu, stentte pıhtı oluşması olarak tanımlanan, nadir fakat ciddi bir durumdur. Akut (stent damara yerleştirildikten sonraki ilk 24 saat), erken (ilk 1 ay), geç (ilk 1 yıl) veya çok geç (1 yıldan sonra) ortaya çıkabilir. Stent trombozu işleme, hastaya, lezyona, stent özelliklerine ve pıhtı önleyici tedavinin etkinliğine bağlı olarak ortaya çıkabilir.